20.09.2008

Tolum Olabilmenin Koşulları

  • Belli bir toprak parçası (yurt) üzerinde yaşama,
  • Bireylerin birlikte yaşama isteği tartışması ,
  • Bireyler arasında ortak çıkarların varlığı ,
  • Ortak çıkarla etrafında işbirliği yapılması ,
  • Değişmeye rağmen süreklilik göstermesi ,
  • Ortak bir kültür sahip olma.

Buraya kadar anlatılanlardan yola çıkarak toplumu , doğada gereksinimleri karşılamak için etkileşim içine giren , ortak bir toprak parçası üzerinde birlikte yaşayıp ortak bir kültürü paylaşan çok sayıdaki insanın oluşturduğu bir birliktelik olarak tanımlayabiliriz.

Toplumsal Kategori Nedir ?

Fiziksel olarak bir arada olmalarına rağmen , ortak birtakım özelliklerine göre insanların gruplandırılmasını ifade eder. Yaş , eğitim , meslek gibi ölçütlere göre kategoriler oluşturulur. Örneğin ; okul çağına gelen çocuklar , aynı meslekte olanlar ( öğretmenler gibi ) , tarım işçileri vb. birer kategoridir.

Toplumsal Yığın Nedir ?

Fiziksel olarak bir arada olmalarına rağmen , aralarında sosyal ilişki olmayan insanlardan oluşur. Kırmızı ışıkta bekleyenler , bir basketbol maçını izleyenler gibi. Tolumsal yığınlar kalabalık şeklinde gruplandırılır. Kalabalıklar çeşitli nedenlerle bir araya gelmiş fakat birbirleriyle etkileşim içinde olmayan insanların oluşturduğu yığınlardır. Örneğin , bir iş yerinden çıkanlar kalabalığı oluşturur.

Toplumsal Grup Nedir ?

Aralarında etkileşim olan , en az iki kişden oluşan , belirli bir amaç etrafında bir araya gelmiş göreli sürekliliği olan insanlardan oluşur. Örneğin ; aile , okul , sendika , çeşitli dernekler , siyasi partiler birer toplumsal gruptur.

Toplumun Tanımı

İnsanlar niçin bir arada yaşamak zorundadır? Toplumun ne tür işlevleri vardır? Şimdi , bir arda yaşamanın nedenlerini ve bunun doğurduğu sonuçları görelim ;

İnsanların bir arada yaşama zorunluluğunun iki temel nedeni vardır ; Birincisi insan bütün ihtiyaçlarını doğadan tek başına gideremez. İnsan biyolojik bir varlıktır. Bu anlamıyla , doğada yaşayan canlılar gibi açık , susuzluk vb. güdülerini gidermeye çalışır. Biyolojik bir varlık olarak insan , doğal yaşam alanının bir parçasıdır. Doğal yaşam alanının bir parçası olmak , insanın doğayla ilişki kurmasını gerektirmiştir. Bundan da insan - doğa ilişkişi ortaya çıkar.

Biliniyor ki insan , ihtiyaçlarını gidermek için öteki insanlarla iş birliği yapmak zorundadır. İnsanın tek başına doğanın güçlükleriyle baş edememesi insanların güçlerini birleştirmelerini zorunlu kılmıştır. Bu yüzden , insanların ilk kez bira araya gelişi doğaya karşı gerçekleşmişrtir.

İkincisi ise insan psikolojik nedenlerle toplum halinde yaşama ihtiyacı duyar. Sevgi , paylaşma , üretim gibi ihtiyaçlarını toplum halinde yaşayarak giderir. Bu anlamda insan toplumsal bir varlıktır. 14. yy. da yaşayan Arap düşünürü İbni Haldun ( 1332-3406) şu sözleriyle toplumsal yaşamın zorunlu olduğunu açıkça göstermiştir ; '' İnsan yaşamak için yaşama gereçlerini sağlaması gerekmektedir. Bu gerçleri tek başına sağlayamaz. Bir buğday tanesinin un olabilmesi çeşitli hüner ve zanaat gerektirir. Üretim , üretime yeteşek kişilerin bir araya gelmesiyle olur. Korunmak da öyle. Toplumsal yaşayış insanlar için zorunludur.'' Gerçektende insanoğlu varlığını sürdürebilmek için bir arada yaşamanın zorunluluğunu anlamış , bu ise toplumsal yaşam alanını doğurmuştur.

Toplumsal yaşam , insanları düğer canlılardan ayırır. Çünkü bir arada yaşamayla beraber , sembolik birtakım araçların , örneğin dilin kullanılması başlamış , bir takım ilişkiler , gruplar , kurumlar , örgütlenmeler ortaya çıkmıştır. O halde toplum , insanların doğayla ve kendi aralarındaki ilişkilerinin bir bütünüdür.

İnsanın toplumsal bir varlık olmasını sağlayan etken toplumsallaşma (sosyalleşme) dır. Toplumsallaşma bireylerin farklı sosyal gruplar içerisinde ( aile , arkadaş , okul gibi ) yer alarak etkileşime girmesi gerçekleşir. Toplu halde yaşayan insanlar arasında fiziki yakınlık olmasına rağmen her zaman toplumsal ilişki ve etkileşim olmaz.

Toplumu oluşturan bireyler arasında , soyal nitelikli bir ilişki yoksa o sesyal bir grup değildir ; ya toplumsal yığın ( kalabalık ) yada toplumsal kategoridir. Toplumsal yığın kategori ve toplumsal grup kavramları birbirlerinden farklı anlamlara sahiptir.

14.09.2008

Toplumsal Olay ve Olgu

Toplumsal ( sosyal ) olay ve olgular sosyolojinin konusu içine girer. Toplumsal olay ve olguları konu edinen sosyoloji , toplumsal yaşamı anlamaya ve açıklamaya çalışır. Sosyolojinin konusu içine giren olay ve olgular birbirleriyle karıştırılmaktadır.

Kimin zaman toplumsal olaylar dahi bu karşılaştırma içinde yer almaktadır. Örneğin ; Erzincan depreminin oluş nedeni sosyolojinin oluş konusuna girmez. Fakat Erzincan depremi sonucunda ortaya çıkan göç sosyolojinin konusu içine girer.

Toplumsal olay , toplum hayatında tek tek ortaya çıkan , yeri ve zamanı belirli değişimleri dile getirir. Bu yüzden somut ve özeldir. Örneğin , Mustafa ile Canan ' ı evlenmesi ya da Atatürk ' ün 19 mayıs 1919 ' da Samsun'a çıkması birer toplumsal olaydır.

Toplumsal olaylar insanların bir arada yaşamalarından doğar. Toplumsal olayın gerçekleşmesi için insanlar arasında toplumsal ilişkinin olması gerekir.

Nasıl ki insan biyolojik kalıtım yoluyla bir çok özelliklerini kendinden sonrakilere aktarıyorsa , toplumsal olaylar da sosyalleşme yoluyla bireylere aktarılır.

Toplumsal olaylar bireylere baskı yaparak olayların davranışlarına yön verir. Örneğin , bayramlarda el öpmeyenler ayıplanır.

Toplumsal olgu ise , aynı alanda gerçekleşen birçok toplumsal olayın genel adıdır. Tek bir topluma yada kişiye özgü değil , bütün toplumlara yada kişilere özgüdür. Bu haliyle genel ve soyuttur. Örneğin göç , şu yada bu şekille , az yada çok tüm toplumlarda görülen genel bir değişimdir.Bu nedenle toplumsal bir olguyu dile getirir. Oysa , Erzincan depremi sonucu Türkiye ' de görülen göç , sadece Türkiye'ye özgü , yeri ve zamanı belirli , somut bir değişime işaret eder. Bu nedenle toplumsal bir olaydır.

Sosyoloji toplumsal olay ve olguları inceleyerek toplum hakkında bilimsel bilgilere ulaşır. Farklı toplumlarda görülen toplumsal olayların benzer yanlarını , ortak özelliklerini ve ilkeleri araştırır. Bu bilgilerden yola çıkarak toplumlar hakkında genellemelere ulaşır.

Toplumsal Yapı ve Tabakalaşma İlişkisi

Toplumsal yapı , farklı toplumsal tabakaların bir arada bulunduğu bir bütündür. Tabakaların oluşumunda toplumsal yapının ekonomik , eğitimsel , dinsel vb. özellikleri etkindir. Bu anlamda , toplumsal yapının sahip olduğu özellikler , toplumdaki tabakalaşma biçimini belirler. Aynı zamanda , meydana gelen tabakalaşna biçimi de toplumsal yapıyı etkileyen bir niteliğe sahiptir.